Kültürlere pazar diye bakan önce kendi kuyusunu kazar, sonra kaçar!

Ekonomi Bakanı Zeybekçi’nin ekranlara söylediği gibi sektör örgütlerinin temsilcileri ile birlikte Türkiye’yi yurt dışında sadece “ucuz iş gücü, deniz, güneş, kum, pazar ve yatırım fırsatı” şeklinde tanıtmaya kalkarlarsa çok yanlış yaparlar.

Ülkeleri sadece pazar ve yatırım fırsatı, kazanç ve para olarak görmek demek, insanları ve kültürleri ticaretin nesnesi yapmak, yok saymaktır.

Kültürleri anlamadan insanları tanıyamazsın, insanları tanımadan yerel değerleri bilemezsin. Değerleri bilmeden eğilimleri anlayamazsın. Anlayamazsan da kimseyle doğru ilişki ve işbirlikleri geliştiremezsin, istediğin gibi iş yapamazsın. Olası kültürel çatışmaların önüne geçemezsin. Gönüllerde yer edinemezsin. Gönüllerde yer edinemeyen yatırımcılar da pazarda yer edinemez, sonunda da tası, tarağı toplar kaçar.

Oysa her ülke, keşfedilmesi gereken başlı başına bir kültürdür. Bu nedenle senin dünyada ne kadar büyük marka veya şirket olduğun değil, daha önce hiç yaşamadığın, tanımadığın, ilişki ve iletişim kurmadığın insanlar arasında ne kadar kabul göreceğindir önemli olan.

Türkiye’yi alelacele tanıtacaklara ve yabancı yatırımcılara son uyarım; Kültürlere pazar diye bakan önce kendi kuyusunu kazar, sonra da kaçar!